8 aşamada yatırımcının yaşam döngüsü

BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

Piyasalarda alım satım yapmak, hemen her meslekte olduğu gibi zorlu bir öğrenme sürecini de beraberinde getirir. Bu süreçte yatırımcılar heyecanla piyasalara dalarken, bu yolculuk bazıları için kısa bazıları için ise başarılı ve uzun bir yolculuğa dönüşür.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre, yatırımcılar, göstergelerin kullanımından fiyat hareketlerini anlamaya, geriye dönük testlerden bilançoları doğru şekilde analiz etmeye kadar birçok yeni şey öğrenir.

8 aşamalı yaşam döngüsü

ABD’li yatırımcı ve yazar Steve Burns’ün New Trader U’da yer alan makalesi, bu öğrenme sürecinin ortak noktalarına daha yakından eğiliyor. Yüksek hayallerle başlanan bu yolculukta yatırımcılar öğrendikleri her yeni bilgiyle hatalarını kapatıyor ya da bu zorluklara dayanamadan pes ediyor.

Burns, makalesinde, neredeyse tüm yatırımcıların geçeceği farklı aşamaları, neden aynı rutinde sıkışıp kaldıklarını ve nerelerde hata yaptıklarını anlatmaya odaklanıyor. Burns, bu aşamaların, yatırımcıların aynı hataları yapmaktan kaçınmasına yardımcı olacağını ve onlara yol boyunca zaman kazandıracağını öne sürüyor.

İşte Burns’ün 8 aşamada incelediği ve hemen her yatırımcının karşı karşıya kaldığı deneyimleri içeren yaşam döngüsü rehberi…

Gösterge aşaması

Yatırımcılar işe başladığında çoğu kişi çeşitli farklı göstergeler kullanır. Sonuçta göstergeler çok karmaşık görünseler de çok net sinyaller verirler ve grafikte gördüklerinizi sindirimi kolay bilgilere dönüştürürler.

Yine de yeni yatırımcılar ne yaptıklarını gerçekten bilmezler ve göstergelerin onlara ne söylediğini anlamazlar. Bu da onların ‘çok fazla çabalamak zorunda kalmadan' sadece yatırım sinyallerini aramasına neden olur.

Fiyat hareketi aşaması: Daha az olan daha çoktur

Yatırımcılar harekete geçtiklerinde ‘karmaşadan kurtulma’ yaklaşımını benimserler ve alım satımlarını ‘basit kurallara’ dayandırmaya çalışırlar. Ancak bunun sonunda gidecekleri yer fiyat hareketi yatırımı (price action) olur çünkü fiyat yatırımda ‘bilginin en saf biçimidir’ veya en azından böyle duymuşlardır.

Göstergeleri geride bıraktıktan sonra yatırımcılar kendilerini özgür hissettiklerini ve sonunda göstergelerin ötesini görebildiklerini belirtirler. Piyasaları gerçekten neyin harekete geçirdiğini anlamışlardır. Oysa, yatırımcıların fiyat hareketlerini mi yoksa göstergeleri mi kullandığının aslında bir önemi yoktır; ancak bu gerçek, yatırımcının yaşam döngüsünde çok daha sonra kafasına dank edecek, hatta belki de bu hiç gerçekleşmeyecektir.

Daha geniş zaman dilimleri: Daha az gürültü

Görece kısa zaman dilimleri çok gürültülüdür ve yatırım stratejiniz karlı olsa bile, daha düşük zaman dilimlerinde yatırım yapmak orantısız bir şekilde daha zordur. Bu aşamada yatırımcı şöyle düşünür: “Sonunda daha yüksek zaman dilimlerinde kârlı bir şekilde alım satım yaptığımda, ki bu daha kolaydır, hayattan keyif almak için daha fazla zamanım olur; hem ilk etapta yatırım serüvenine başlama nedenim de bu değil miydi?”

Oysa, her zaman dilimi benzersizdir ve her bir zaman dilimi için sahip olmanız gereken özellikler ve beceri seti önemli ölçüde farklılık gösterir. Daha yüksek zaman dilimlerine geçiş yapan yatırımcılar tamamen farklı duygularla uğraşmak zorunda kalır. Dürtüsel kararlar verme eğilimindeyseniz ve işlemleri sabırla yürütmekte zorluk çekiyorsanız, bir sinyalin doğrulanması için haftalarca beklemeniz veya günlerce ve haftalarca pozisyonda kalmanız ve düşüşlere sakin bir şekilde dayanabilmeniz gerekir. Dolayısıyla yatırımda her zaman dilimi bambaşka dinamikler içerir ve her yatırımcı kendine uygun zaman dilimini bulmak zorundadır.

Temel analiz: Bağlamı anlama

Daha sonra yatırımcılar haberleri okumaya ve makroekonomik rakamlar hakkında bilgi edinmeye başlar. Piyasaları harekete geçiren asıl faktör bu olduğundan, genel piyasa duyarlılığını anlamaya çalışırlar.

Yatırımcılar temel verileri anlamanın ne kadar zor olduğunu nispeten hızlı bir şekilde fark ettikleri için bu aşama genellikle oldukça kısa sürer çünkü haber bültenleri üzerinden alım satım yaparak başarı elde etmek hiç de sanıldığı kadar kolay değildir.

Otomasyon: Kişisel hataların ortadan kaldırılması

Yatırımcılar için bu aşamada robotlar ve otomatiğe edilmiş stratejiler mükemmel bir çıkış yolu gibi görünür çünkü robotlar, yatırımcının başarısızlığından sorumlu olan kişisel faktörleri ortadan kaldırır; yatırım yaklaşımınızı tamamen otomatikleştirerek duygulardan kurtulur, dürtüsel işlem hatalarından kaçınırsınız.

Yatırımcılar genellikle piyasaların asla aynı olmayacağı faktörünü hafife alır. Finansal piyasaların sürekli değişmesi, trend modundan yüksek volatilite moduna geçmesi gibi farklılıklar otomatik yatırım stratejileri için büyük sorunlara neden olur. Bu nedenle, algoritmaların sürekli izlenmesi ve ayarlanması gerekir.

Geriye dönük test aşaması: Daha önce neyin işe yaradığını bulma

Bazı hayal kırıklıklarından sonra ve gerçekten herhangi bir gelişme de yaşanmayınca, yatırımcılar genellikle farklı yatırım fikirlerini aşırı derecede geriye doğru test etmeye başlarlar. Daha fazla para yatırmaya hazır olmadan önce, yaklaşımlarının daha önce işe yaradığından ve dolayısıyla söz konusu yaklaşımın ileriye yönelik de doğru şekilde çalışma şansının daha yüksek olduğundan emin olmak isterler; en azından teorik düzeyde bu böyledir.

Otomatiğe edilmiş yatırıma benzer şekilde geriye dönük testler, finansal piyasaların değişen doğasını hafife alır. Ayrıca geriye dönük test, yatırımcıların canlı alım satım sırasında uğraşmak zorunda olduğu çeşitli ortak sorunlardan kurtulmasını sağlar. Bunlar arasında sabırlı davranmak, riskte gerçek para bulundurmanın baskısını hissetmek ve finansal piyasaların tüm bağlamını görmek yer alır. Ancak geriye dönük test sonuçları neredeyse hiçbir zaman gerçek yatırım başarısına dönüşmez.

Döngünün tamamlanması ve döngünün tekrarlanması

Çoğu yatırımcı bu döngüyü bir kez yaşarve sonra bıkıp pes eder. Perakende yatırımcı verilerine ilişkin araştırmalar, tüm yatırımcıların yüzde 40'ının bir ay sonra piyasalardan ayrıldığını ve şaşırtıcı bir şekilde tüm yatırımcıların yüzde 80'inin 2 yıl sonra piyasaları terk ettiğini ortaya koymaktadır.

Bunun nedeni büyük oranda, hızlı ve kolay paraya dair hayallerinin ve umutların yok olması ve yatırımın aradıkları kolay iş olmadığı sonucuna varmalarıdır.

Vazgeçmeyip hayallerinin peşinden koşmaya devam edenler ise bu döngüyü defalarca yaşar. Ancak yatırımcıların bazıları döngünün farklı aşamaları arasında geçiş yaparken bazıları ise bazı aşamaları ya da araçları tamamen dışarıda bırakır ve diğerlerine daha uzun süre bağlı kalır.

Profesyonel ve ciddi bir yaklaşım benimsemek

Bir noktada, geride kalan yatırımcılardan bazıları bu döngüden kurtulmaları ve farklı bir yaklaşım denemeleri gerektiği sonucuna varır. Sonunda yatırımda başarılı olmanın ‘gizli bir formül’ü olmadığını anlarlar. Dolayısıyla, bu gizli formülü aramadan ve hızla zengin olma zihniyetinden kurtularak alım satım yapmak, yatırımcıların tüm durumu tamamen farklı bir şekilde ele almalarını sağlar.

Yatırımcılar sürekli stratejiden stratejiye atlamayı bıraktıklarında, bir yatırım planına sahip olup bir yatırım günlüğü tutmaya başladıklarında ve ayrıntılara dikkat ettiklerinde, bu işte başarılı olma şansları vardır.

Yatırımcılar, en nihayetinde, piyasaların düşman olmadığını, yanlış kararlar vermelerine neden olan faktörlerin kendilerinden ve yanlış inançlarından kaynaklandığını anlayarak artık önemli noktalara odaklanmaya başlayabilir.

10 adımda yatırımda esneklik

Buffett gibi yatırım yapmanın 22 altın kuralı

Borsa yatırımlarında doğru bilinen 3 yanlış

7 adımda 'trader’lığa giden yol

Trader'ları başarısız kılan psikolojik zaaflar

Profesyonel trader’lar için okulda öğretilmeyen 7 ipucu

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.