Hisse senedi yatırımcılarını faizler değil enflasyon korkutuyor

BORSANINGUNDEMI.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

ABD’de hisse senedi yatırımcıları faiz oranları konusunda endişelenmeyi bıraktı ancak tanıdık bir tehdit yeniden ortaya çıkıyor.

Borsaningundemi.com’un derlediği bilgilere göre, JPMorgan Asset Management'tan Phil Camporeale, faiz oranı oynaklığının ‘normalleştiğini’ söylüyor.

Yapışkan enflasyon tehlikesi

MarketWatch’tan Christine Idzelis’in haberine göre, yatırımcılar son zamanlarda daha yüksek faiz oranları konusunda daha az endişeleniyor gibi görünüyor ancak ufukta hala birçok piyasa riski bulunuyor.

JPMorgan Asset Management'ın küresel tahsis stratejisi portföy yöneticisi olan Phil Camporeale, “En büyük risk, enflasyon hikayesinin bu yılın ikinci yarısında tekrar çirkin yüzünü göstermesi. Bu, enflasyonun sadece yapışkan olmasını değil, aynı zamanda ABD hizmet sektörünün konaklama ve restoran gibi alanlarında ücret artışı veya fiyat artışı yoluyla beklenenden daha fazla artmasını gerektirecektir” diyor.

ABD hisse senedi piyasaları Cuma günü düşüş yaşadı ve Dow Jones yüzde 1,69 oranında değer kaybederek Ekim ayından bu yana en kötü haftasını kaydederken yatırımcılar, tüketicilerin enflasyon beklentilerinin Başkan Donald Trump'ın tarifeleri konusundaki endişelerle arttığını gösteren bir anket de dahil olmak üzere ekonomik verilere odaklanıyor. Bu hafta yatırımcılar, Fed'in tercih ettiği gösterge olan kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksinden enflasyonla ilgili yeni veriler görecek.

Faiz oynaklığında ‘normalleşme’

Bu arada, hisse senetleri yakın zamana kadar, Fed'in 2022 yılı Mart ayında artan enflasyonu dizginlemeyi amaçlayan agresif faiz artırma döngüsüne başlamasından kısa bir süre önceki seviyelere düşen faiz oynaklığından faydalanıyor.

Camporeale, “Hiçbir şey hisse senedi yatırımcılarını faiz oranı oynaklığından daha fazla endişelendirmiyor” diyor ancak, Fed'in geçen yılın sonlarında faiz indirimleriyle para politikasını yeniden kalibre etmesine neden olan önemli bir enflasyon yavaşlamasının ardından faiz oynaklığının ‘normalleşmeye’ başladığını da ekliyor.

Enflasyon yeniden gündemde, Fed arka planda

Fed, Ocak ayında faiz indirimlerine ara verdikten sonra bu yıl şimdiye kadar referans faiz oranını sabit tuttu. Camporeale, merkez bankasının artık ‘arka planda’ olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Kimse Fed'in şu anda bir şey yapması gerektiğini söylemiyor. Bu, yatırımcıların sürekli olarak Fed'in bir sonraki potansiyel faiz oranı hamlesiyle meşgul olduğu döneme kıyasla radikal bir değişiklik.” Camporeale, senaryoların artık hisse senedi piyasasının temel itici güçlerine doğru geri döndüğünü belirtiyor.

Piyasalar son zamanlarda ABD enflasyonunun Fed'in yüzde 2 hedefinin biraz üzerinde kalmasıyla yüzleşiyor gibi görünse de yatırımcılar fiyatların daha da yükselme riskini göz ardı etmiyor. Michigan Üniversitesi tüketici güveni anketi, tarifelerle ilgili gelişmelerin enflasyon konusunda endişeleri körüklediğini gösterdiğini söylüyor.

Anketin direktörü Joanne Hsu, Michigan Üniversitesi'nin bulgularına ilişkin raporunda, “Tüketicilerin enflasyonun gidişatı hakkındaki beklentileri bu ay önemli ölçüde kötüleşti; enflasyonda açıkça bir canlanmaya hazırlanıyorlar. Enflasyon beklentilerindeki artış mutlaka endişe verici bir durum olmak zorunda değil ancak bu görüşler devam ederse, politika yapıcılar için durum sorunlu hale gelebilir” diyor. Yatırımcılar, 28 Şubat'ta Fed'in tercih ettiği PCE göstergesinden ABD enflasyonu hakkında bir okuma alacak.

Wells Fargo Investment Institute’te küresel hisse senetleri başkanı Sameer Samana, Fed'in politikasının ‘bir süreliğine hiçbir şey yapmayacakları noktaya gelmiş olabileceğini’ söylüyor. Samana ayrıca 'tahvil piyasası oynaklığının artık sorun olmadığını’ da ekliyor.

FactSet verilerine göre, MOVE Endeksi ile ölçülen faiz oranı oynaklığı Cuma günü yükselmiş olsa da, son altı ayda hala yaklaşık yüzde 18 oranında düşüşte. MOVE Endeksi Cuma günü 91,83 seviyesinde kapandı ve bu yıl şimdiye kadar yüzde 7'den biraz fazla oranda düştü. Bu ayın başlarında, Fed faiz oranlarını artırmaya başlamadan önce, 2022'nin başından bu yanaki en düşük seviyelerine yakın işlem görüyordu.

Hisse senedi piyasasında yükseliş ivmesi genişliyor

ABD borsası Cuma günü keskin bir düşüşle kapanmış ve haftalık kayıplar kaydetmiş olsa da, S&P 500 Endeksi 19 Şubat'ta ulaştığı tüm zamanların en yüksek seviyesinden çok da uzak değil. Dow Jones Piyasa Verilerine göre, büyük sermayeli endeks, Cuma günü 6.013,13 puanda kapandı ve rekor kapanışının yüzde 2,1 oranında altında seyrediyor.

ABD hisseleri için boğa piyasası, en büyük sektör olan bilgi teknolojisinin yükselişe öncülük etmemesi nedeniyle bu yıl genişledi. FactSet verilerine göre, S&P 500, teknoloji sektörü, Cuma gününü yüzde 0.3'lük bir düşüşle kapatmasına rağmen 2025'te şimdiye kadar yüzde 2.2 yükseldi. Yatırımcılar, teknoloji devi Nvidia’nın 26 Şubat’taki kazanç sonuçlarını gelecek hafta yakından izleyecek.

Samana, bunun ‘tamamen teknoloji odaklı bir piyasadan, finans gibi alanlardan gelen güçlü kazançlarla 2025 yılında genişleyen bir piyasaya geçmek için büyük bir destek’ olduğunu söylüyor. S&P 500'ün finans sektörü, Cuma günü daha düşük bir seviyede kapanmasına rağmen, FactSet verilerine göre yıl başından bu yana yüzde 4.8'lik bir kazanç elde etti.

Hisse senetleri geçen yılki kadar olmasa da hâlâ cazip

Bu arada, Wells Fargo Investment Institute’ün 18 Şubat tarihli raporuna göre, ABD borsalarındaki ‘hisse senedi risk primi’ onlarca yılın en düşük seviyesinde seyrediyor. Samana, “Hisse senetleri geçen yılki kadar cazip değil” diyor. Yine de onun görüşüne göre, S&P 500, 10 yıllık Hazine faiz oranının yaklaşık yüzde 4,5 seviyesinde olduğu tahvil piyasasıyla karşılaştırıldığında hala cazip görünüyor.

Dow Jones Piyasa Verilerine göre, 10 yıllık Hazine tahvilinin getirisi Cuma günü 8 baz puan düşerek yüzde 4,419 seviyesine geriledi ve bu, 17 Aralık'tan bu yana görülen en düşük oran olarak kayda geçti.

Camporeale, 10 yıllık tahvilin yüzde 4,5'lik getirisinin 'ucuz veya cazip görünen hiçbir yanı olmadığını’ söylüyor ve ekliyor: “Aynı getiriyi sağlayan bir para piyasası fonu satın alabiliyorsanız, süre riski olmadan 10 yıllık Hazine satın almanız için hiçbir neden yok.” Camporeale, hisse senetlerine aşırı ağırlık verdiğini ve ABD hisse senetlerini tercih ettiğini belirtiyor.

Kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerinden sonra portföye değer odaklı ve orta ölçekli hisse senetleri eklediğini söyleyen Camporeale, S&P 500'e dair ise, bu yıl endeksten düşük çift haneli getiriler beklediğini ifade ediyor.

Borsada olası bölünmeler sonrası yüksek getiri vadeden 23 şirket

Wall Street boğaları endişeli

New York borsası ekonomiye ilişkin endişelerle sert düşüşle kapandı

Gelecek hafta borsaya yön verecek 5 kritik konu

Tahvil piyasası borsada hangi alanlara işaret ediyor?

Fed faiz indirimi konusunda acele etmeyecek

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.