E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaTrump dolar hegemonyasını bitiriyor mu?---

Trump dolar hegemonyasını bitiriyor mu?

Trump dolar hegemonyasını bitiriyor mu?
20 Mart 2025 - 11:39 borsaningundemi.net

2025 başındaki yükselen dolar beklentilerine inat dolar küresel piyasalarda düşüşte. Trump’ın agresif politikaları doların uzun vadede rezerv para birimi özelliğini kaybetmesine neden olabilir

BORSANIN GÜNDEMİ – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Finans sektörü ve piyasalar söz konusu olduğunda yanılıyor olmak, doğru öngörüde bulunmaktan çok daha kolaydır. Bir dönem İngiltere Hazine Bakanı olarak görev yapan Goldman Sachs Varlık Yönetimi eski Başkanı Jim O’Neill kişisel tecrübesine dayanan bu düşüncesini açıklarken 2025’in başı ile şu anki ekonomi arasındaki ciddi farklılığa dikkat çekti.

Geçen yılın sonlarında ABD Başkanı Donald Trump’ın seçim zaferinin hemen ardından dolar küresel piyasalarda istikrarlı bir şekilde güçleniyordu. ABD ekonomisi nispeten güçlü bir durumdaydı, ek mali teşviklerin doları daha da güçlendireceği varsayılıyordu. Trump’ın getireceği tarifelerin de doları destekleyeceği öngörülüyordu. Ancak dolar şimdilerde keskin bir şekilde düşüyor.

O’Neill MarketWatch’da kaleme aldığı yazısında tecrübe ettiği bir konuya daha dikkat çekti: Döviz piyasalarının boyutu ve derinliği göz önüne alındığında ve tüm bilgilerin hızlıca fiyatlandırıldığı düşünüldüğünde piyasalarda oluşan ezici nitelikteki konsensus görüşlere şüpheyle yaklaşmakta fayda vardır.

Ekonomi uzmanı, bu kadar fazla piyasa uzmanının dolar yanlısı görünmesinin ve Amerikan tüketicileri üzerindeki net olumsuz etkilerine rağmen tarifelerin ABD ekonomisi üzerinde aşırı yıkıcı etki yaratacağını düşünmemesinin şüpheyle yaklaşılması gereken bir konu olduğunu belirtiyor.

Ayrıca Trump’a yakın bazı danışmanlar da diğer para birimlerinin dolar karşısında daha güçlü olması gerektiği yönünde açıklamalarda bulunuyor. Bu nedenle Japonya ve Almanya’nın ABD’yi yatıştırmak için dolar karşısında kendi para birimlerini güçlendirmeyi kabul etmesi gibi 1985 Plaza Anlaşması’nın yeni bir versiyonu için zorluyorlar. Mar-a-Logo Anlaşması olarak adlandırılan bu fikrin de aynı şeyi yapması bekleniyor.

O’Neill, konjonktürel, yapısal ve hatta sistemik faktörlerin doların zayıflamaya devam etmesini yönünde olduğunu söylüyor.

Goldman Sachs’ın eski başkanı, Trump yönetiminin ABD imalatına ve rekabet gücüne odaklandığını ve bunların hiçbirinin sürekli olarak güçlenen bir dolar öngörmek için yeterli bir temel sunmadığını söyledi. Bununla birlikte karşıt görüşü dinlemekte de fayda var. Zira ABD’nin likit finansal piyasaları, yüksek teknolojisi ve güvenlik taahhüdü genel büyüme açısından emsallerinden çok daha üstün bir ekonomi yaratıyor. Bu da ABD ekonomisinin istisnai ve rakipsiz olduğu düşüncesi sonucu doların güçlenmesini durdurulamaz gale getirebilir.

Doların 2025’te küresel piyasalardaki düşüşü sadece bir fiyat düzeltmesi ise ABD istisnacılığı argümanları tekrar su yüzüne çıkabilir. Yine de O’Neill’a göre, doların düşüşe devam etmesini daha olası hale getirebilecek, döngüsel, yapısal ve hatta sistematik bazı faktörler var.

Konjonktürel cephede, son yüksek frekanslı veriler ABD ekonomisinin kısa vadede yavaşladığına işaret ediyor. Yakından izlenen ABD Merkez Bankası’nın Atlanta şubesi GDPNow göstergesi bu yılın ilk çeyreği için negatif büyüme öngörüyor. Tabii ki, bunun doğrulanıp doğrulanmayacağını bilmek için henüz çok erken. Ancak, verilerin yalnızca geçici veya teknik bir işaret de olsa tek uyarı göstergesi değil. En son iş dünyası ve tüketici güveni anketleri de endişe yaratıyor.

Dahası, finans sektörü dışındakiler bile gelecekteki bir ABD enflasyonu konusunda endişelerini paylaşıyor. Michigan Üniversitesi beş yıllık enflasyon beklentileri anketi 30 yıldan fazla bir süredir en yüksek seviye olan %3,9'a ulaştı. O’Neill bu eğilimin devam etmesi halinde yatırımcıların dikkat etmesi gerektiğini söylüyor.

Artık çok daha fazla yorumcu ABD’de bir stagflasyon ihtimalinden bahsediyor ve Trump’ın düzensiz ve agresif davranışlarına karşı diğer ülkeler sadece izlemede kalmıyor. Birçok ülke, özellikle Avrupa ülkeleri ve aynı zamanda Çin, ABD’ye olan bağımlılığını azaltmak için ekonomilerinde değişiklikler yapmaları gerektiğini kabul ediyor.

ABD'de ve küresel olarak yaşanan tüm bu gelişmeler, doların son zamanlarda küresel piyasalardaki düşüşünü açıklayabilir. Ancak, aksi takdirde "döngüsel" bir düşüşün ne olabileceğinden ayrı olarak daha temel bir sorun da söz konusu.

Trump tarifelerde ısrar ederse ve ABD enflasyonunu yükseltir ve reel ekonomide zincirleme etkiler yaratırsa, doların uzun vadeli denge değeri muhtemelen mevcut beklentilerden daha düşük olacaktır. Trump mevcut politika yaklaşımını güçlendirerek devam ederse doların fiyatında bir ayarlamayı garanti edebilir.

Bu da konuyu sistemik boyuta getiriyor. Doların gücünün neden bu kadar uzun süre devam ettiğine dair uzun süredir devam eden bir akademik tartışma var ve bazıları doların değerinin ABD’nin bir güvenlik garantörü olmasından kaynaklandığını savunuyor. Buna göre II. Dünya Savaşı sonrası çok taraflı kurumlarda baskın oyuncu olan ABD, sahip olduğu bu güçle birlikte doları da destekleri. Eğer ABD şimdi bu rolleri terk ederse, diğer devletler kendileri için ayağa kalkmak zorunda kalacak ve bunun sonucunda doların tartışmasız hakimiyeti nihayet sona erebilir.

Borsada dip seviyeye gerileyen 20 hisseBorsada dip seviyeye gerileyen 20 hisse

 

Trump'tan Fed'e çağrı: Faizleri düşürmesi iyi olacaktırTrump'tan Fed'e çağrı: Faizleri düşürmesi iyi olacaktır

 

Powell: Enflasyon hala hedefin üzerinde Powell: Enflasyon hala hedefin üzerinde

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)